Ertuğrul un dünkü menüsü

Ertuğrul için bir güne neler hazırladım yazayım istedim. Aslında dün sabahtan beri yazacağım ama ancak fırsat oldu.

Dün akşam yazdım,blogaway yayınlandı sanıyorum hala taslak kalmış, bu saate kaldı yazı: )

Ben katı gıdaya ilk başladığımız zaman ne yapacağımı çok şaşırdım . Aslında hala da bugün ne yapsam diye düşünüyorum belli bir listem yok :)

Efendim ertuğrul beyin dünkü menüsü şöyle: 

~ Bal kabağı, kereviz damla 'dan biraz fazla süt ile hazırlanan sebze puresi

~ irmik, kuru kayısı, mısır nişastası az biraz süt ile muhallebi

~ tarsı tarhana çorbası 

Çorba içmeye fırsatı olmadı, muhallebi fazla yiyince mide yi zorladı, sebze sorunsuz şükür: )

Muhallebi kolay, hepinizin bildiği tarif :

~ 2 yemek kaşığı irmik

~ 2 tane kuru kayısı 

~ yarım litreye yakın su

~ 1 çay bardağı kadar süt hatta daha az

Önce, dilim dilim yaptığım kuru kayısıları biraz suda pişirdim. İyice yumuşayınca blender ile ezdim. Üzerine su ekleyip irmiği koydum. Karıştırarak kaynattım. Kaynayınca hemen almadım ateşten bi kaç dakika pişti.  Kıvamı kalın geldiği için su eklemek lazımdı, su yerine süt koydum lezzet katsın zaten azıcık bişey dedim. 

Amma velakin, bizim oğlanın süt hassasiyeti devam.. Bu kadar bir süt bile midesini rahatsız etti. Yarısını ancak yedi muhallebinin, ona rağmen hem az da olsa kustu, hem de 4 saat falan yeni bir şeyler yiyemedi ... :(

Sebze puresini önceden çok yapıyordum, bitmiyor kalıyordu. Ertesi gün yedirmeye çoğunlukla kıyamadığım için sebzeler hayvanların nasibi oluyordu.. Tabi o da iyi bir şey ama .. Neyse işte, artık az yapmaya başladım. :

~ 2 küp kesim dilim  bal kabağı 

~ 2 ince yuvarlak kesim dilim kereviz

Kabakları ve kerevizleri alınca dilimleyip attım buzluğa, rahat oluyor :)

  Kabağı da kerevizi de koydum teflon cezveye, üzerine tepeye kadar su.. Su bittikçe ekledim. Ben iyi pişmiş severim o yüzden yarım saat falan kısık ateşte pişirdim. Suyu iyice azalmıştı. Blender kullanabilmek için bir kaç damla süt koydum. O kaa.. Küçük meyve kavanozları var ya bebekler için, onun kadar falan çıktı bu kadar sebze..

Ve tarsı tarhana..

Tam bir hayal kırıklığı...

Üzerinde yazan miktarlara uymadan yapmıştım ilk.seferinde, belki o yüzden jöle gibi oldu diyerek bu sefer tam tarif yaptım, yine de garip bir çorba oldu.. Tadı da hoşuma gitmedi.. İlk deneme ertuğrul un da hoşuna gitmemişti ama bu bir kriter değil, tekrar denemek lazım önce..

Bunlar oğluma benim pişirdiğim yemekleri..

Bir de meyve, yoğurt ve mama faslı var..

Meyveyi cam veya normal rende ile kendim yapıyorum çoğunlukla.. Ama arada kolaya da kaçıyorum.. :)  Dün  o günlerden .. Hipp organik meyve karışım yedi...

Böyle işte... 

Sevgiler..

Posted via Blogaway