Ana içeriğe atla

Konuşma Terapisi



Ertuğrul Mayıs 2014 doğumlu.

2016 da XYY olarak 47 kromozomu olduğunu öğrendik.
2017 de Ohdo Sendromu tanısı koyuldu.
2018 de de ESESS varlığını öğrendik..

Ertuğrul henüz desteksiz yürümüyor; kendisi kaşık çatal kullanarak yemek yiyemiyor, konuşmuyor..

Bir sorun olduğunu ilk defa 8 aylıkken yapılan AGTE ile öğrendik.
10. ayından itibaren fizik tedavi almaya başladı. 1.5 yaş civarı özel eğitim desteğine de başlandı. Derslerin haftada beş gün 2şer saat olduğu da oldu ; tamamen kesmek durumunda kaldığımız zamanlar da. Her yaz ara vermek durumunda kaldık diyebilirim. Ertuğrul bey uyum sağlamadılar..

Babıldama- sesler ve minik heceler çıkarmaya aslında çok da geç başlamadı.. Ama o aşamayı bir türlü geçemedi. Hatta motor becerilerde olduğu gibi konuşma başlangıç becerilerinde de bir dönem gerileme yaşadık-yaşıyoruz.

Ertuğrul'a "köpekler nasıl ses çıkarır oğlum ?" diye sorduğum ve "hav hav " cevabı aldığım günü çok net hatırlıyorum. Videosu da var.. Peki şimdi ? Şimdi sadece acıkınca ve susayınca "mamamama ".. Bazen iki heceye düşürüp mama diyor, bazen mamam ,mamamamama ,amamamam.. Farklı versiyonlarla tek kelimemiz -sayılırsa- mama..


Sesler çıkarıyor mu; evet çıkarıyor. Bazen anneme karşılıklı kurt gibi uluyorlar mesela :) "Aaa, eee ,iii ,ooo " sesleri var..

Daha önce bir kaç sefer konuşma terapisi için gittik. Söylenen hep erken olduğu oldu. Verilen öneri hep aynıydı. "konuşmaya ihtiyaç hissetmeli".. 

İyi hoş da bu çocuk ayrı bir alem.. Mesela top mu oynamak istiyor, "at " demesi için ısrarla beklersem (aa dese bile yeter ilk aşamada,amaç denemesi ) top oynamaktan vazgeçiyor.. Diyelim susadı, su istiyor, su demesini beklersem su içmekten vazgeçiyor. o an vazgeçti sonra gerçekten susayınca der diyorsunuz duyuyorum, hayır demiyor. Bir günü hiç su içmeden tamamlıyor ama demiyor..

Yine de dayanamadık ve tekrar arayışlara girdik..Konuşma terapisi işine girelim dedik ve iyi bir terapist araştırmaya başladık.

Önce Berna Demirkan ile görüştük. İki seans gittik. Uyum sağlayamadılar Ertuğrul ile yeterince. Önce davranış sorunlarını aşmamız gerekli dedi..Bir iki seans daha deneyelim olmazsa ertelemek gerekecek bu seansları dedi. Devam edemedik..

Ertuğrul'un kafa vurmaları saç çekmeleri vurmaları gibi davranış problemleri ve kendine güvensizliği dolayısı ile bir psikolog-pedagog görüşmesi düşünüyorduk zaten. Konuşma terapistinden de böyle bir tepki alınca ertelemeyelim dedik araştırmaya başladık

Aykut Akova ile böyle tanıştık.
Aykut Akova psikolog-pedagog ve konuşma terapisti.

İlk seans görüşme seansı.Söyledikleri aslında hep bildiğim - bildiğimiz şeyler..
Yine de sizlere de aktarmak istedim.


  • İnce motor ve kaba motor becerilerinin gelişmesi konuşmayı kolaylaştırır. Konuşma gecikmesi durumunda ince ve kaba motor becerilerinin de güçlendirilmesi gerekir.
  • Beyin düzen ister. Düzensiz bir yaşam dikkat dağınıklığı yapar. Dikkat dağınıklığı da öğrenme güçlüğüne sebep olur. Uyku saati,yemek saati gibi düzenlerin yanı sıra evde yapılan ince motor kaba motor çalışmalarının da belirli saatleri olmalıdır.Güne yayılarak oyunla karışık elbette yapılmalı ama ayrıca seans gibi ayrılan belli saatler de olmalıdır. Beyin belirli bir düzende tekrarlanan şeyleri öğrenir.
  • Beslenme gelişim için önemlidir. Abur cubur, hazır gıdalar sadece sağlık için değil öğrenme becerileri için de tehdit.
  • Elektronik eşyalardan uzak tutulmalıdır. TV seyretmese aynı ortamda ve özellikle yakınında olsa bile yayılan enerji unutkanlığa sebep olur. (yakından TV seyretme çocuğum gözlerin bozulur kısmına bir de unutkanlık olur eklenebilir yani..) Cep telefonu ve tabletle oynamaması tavsiye edilir..

Aykut Akova 'nın olayı kısa zamanda büyük işler çıkarmak.. 

 " Ben uzun seanslar planlamıyorum. 4 seans terapidir benim için ilk en önemli kısım. İlk dört seans haftada bir yapılır. Sonra iki haftada bir, üç haftada bir ayda bir şeklinde gider. " dedi..

Elbette ilk 4 haftada bir mucize beklemiyoruz.. Bazen sadece 4 seansta bile güzeş gelişmeler olduğu oluyormuş tabi.. Olursa da itirazım olmaz şahsen :) Yine de esas beklentimiz az da olsa bir ilerleme kat etmek..
 
"İlk 4 seanstan sonra bitti benden bu kadar demiyorum tabii ki; gerekirse bir 4 seans daha aynı hızlı maratonda haftada bir şeklinde devam ediyoruz. Anlatmak istediğim uzun döneme yayılmış bir terapi değil kısa öz nokta atış tedaviler uyguladığım..Yeri geliyor sizin 3-4 aylık bir özel eğitim ile elde edeceğiniz şeyleri ben burada size 4 seansta sağlayabiliyorum" diye ekledi..(Büyük vaat değil mi.. )

Ertuğrul'da umut varmış.. "mamamama "şeklinde, sesli harfler olarak tek sefer bile olsa hav hav olarak bir şeyler çıktı ise bu çocuk konuşabilir diye umuyor imiş.. Altından kalkamayacağını düşündüğü vakalara girmek işine gelmez, bunu söylermiş.. ( tabi bu her anneye söylediği bir taktik de olabilir.. Adam psikolog sonuçta nasıl etkileyeceğini bilir :P ) 

Davranış bozuklukları iletişim problemi kaynaklıdır çoğunlukla, özellikle de özel çocuklarda .. Bunu zaten cümle alem söylüyor.. Aykut beyin konuşma terapisine geçmek için davranışı çözmemiz lazım demek yerine davranışı çözebilmek için konuşturmamız lazım yaklaşımı ve söyledikleri umut verici oldu.

Umarım gerçekten dediği gibi biz onun söylediklerini yaparsak o da oğlumu konuşturur..

İlk ödevimiz hayatımızı düzene sokmak.. Nasıl başaracaksam bakalım.. Uyku saatlerini düzene sokabilirsem yemek saatleri de biraz daha düzenli olur. Sonrası zaten kolay.. 

Diğer önerileri için yeni bir yazı yolda.. Bu yazıyı çok uzatıp sıkmayım sizi..

Sevgiyle..

Yorumlar

  1. İşinde uzman ve kendine güvenen biri gibi duruyor, haydi umarım beklediğimiz atılımı sağlar Ertuğrul <3 Bence de bir şekilde basit de olsa iletişime başlasa rahatlayacak!

    YanıtlaSil
  2. Hadi insallah basarili olursunuz. Bu yazi cok faydali paylasayim linkini canim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.. İhtiyacı olabilecek birilerine faydalı olur umarım..

      Sil

Yorum Gönder

Bu konuda sen de bir şeyler söylemek ister misin ? Haydi durma sen de fikrini söyle :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Synacthen Depot 1mg Ampul

Şimdi diyebilirsiniz bu nasıl bir yazı başlığı.. Başlık değil ilaç adı.. Haklısınız da.. Amacım bu ilaç hakkında yazmak..İlaç nedir , nerelerde kullanılır, bizimle alakası ne; ne tür etkileri var.. E bunların hepini bir başlığa sığdıramayınca ilacın adı en iyi başlık oldu :D Önce teknik bilgilerden başlayalım.. Nedir bu synacten.. Synacthen depot 1mg ampul kas içine yapılan bir enjeksiyon.. " Kabadan " iğne.. Böbrek üstü bezlerinin çalışmasını sağlayan bir ilaç. Böbrek üstü bezi çalışıyor mu diye test için de kullanılıyor. ACTH -adrenokortikotropik hormon  takviyesi..Vücudun kendi ürettiği steroidlerin artırılması ilk hedef genel olarak. Kortizol , glokokortikoid, mineralokortikoid, androjen.. Ülseratif kolit, crohn, romatizma, kanser gibi hastalıkların yanında bazı nöbet çeşitlerinde de kullanılıyor. Dünyada ESESS tedavisinde birincil tercih ACTH takviyesi.  Ayrıca diğer epilepsi türleri ve otizm için de kullanılıyor. Biz ESESS için kullanıyoruz.

Ayak bağı kesme

Fotoğraf alıntı.. Selam kizlaarrr.. Simcik şöyle bir durum mevzuu bahis.. Malumunuz benim minnak bir miktar geriden gelmekte..21 aylık henüz yürümedi. Başka şeyler de var tabii dee, bu yazının konusu geç yürüme~ yürüyememe..

Reflu ah reflu...

Ertuğrul doğduğu günden beri reflu sorunu yaşıyor. Biz hep patalojik bir reflu dedik ama doktorlara anlatamadık. Biz de de hata var gerçi, çocuk gastroentroloji ye gitmedik hemen.. 4 ay bittiği sıralarda kilo persentili artık %2ye kadar düşünce yeter dedik gittik.. Gastrotuss baby diye bitkisel içerikli ve zor bulunan ithal bir şurup yazdı doktor. Firma ile iletişime geçip yakın eczanelerden birisine göndermesi ile ulaşabildik ilaca. Hemen etkisi başladı. Kusmalar ciddi oranda azaldı, hatta gaz sancıları bile azaldı. ( aslında çocuğun midesi yandığı için kıvranıyor biz de gaz sanıyor idik muhtemel)